Sayfalar

Cuma, Eylül 30, 2005

Kikirdekli Çorba



Tarif Ayşe Tüter'den. Yeşil mercimeği daha önce hiç bu kadar iştahlı yememiştim. Eşimden de yerken 'ımmh' , 'çok güzel olmuş', 'bu nedir' diye sözler çıkıyordu. Denemenizi mutlaka öneririm. Pişman olmayacaksınız. İşten eve geldiğimde yaptım ve 45 dk içinde hazır olmuştu. Ben yarı malzemeyle yaptım ve pişman oldum :). Buraya tam malzemeyi yazıyorum.

Malzemeler:(8 kişilik)

  • 10 su bardağı su
  • 1,5 su bardağı yeşil mercimek
  • 3-4 yemek kaşığı zeytinyağı veya tereyağı
  • 1 adet orta boy soğan
  • 1 çorba kaşığı domates salçası
  • nane
  • sarımsaklı yoğurt
Hamur için:
  • 2 su bardağı un
  • 1/2 çay bardağı zeytinyağı
  • 1/2 çay bardağı su
  • tuz
Yapılışı:

Kuru soğanı ince ince doğrayıp, önceden düdüklüye koyduğunuz yağda pembeleştirin. Salça koyup kavurun. 10 bardak suyu ve mercimekleri ekleyip, düdüklüde 10 dk pişirin. Mercimekler pişerken, un, yağ, tuz ve suyla yumuşak bir hamur elde edin. Benim ki biraz sert oldu ama sorun çıkarmadı. Açtığınız hamuru kare kare kesin. Kesilen hamurun yarısını kaynayan çorbanın içine atın ve pişirin. Teflon tavada 1 tatlı kaşığı zeytinyağını ısıtın, kalan hamurları ekleyerek karıştıra karıştıra kızartın. Çorbanın üzerine nane serpin. Çorbayı tabağa aldıktan sonra kızartılmış hamur ve sarımsaklı yoğurt ile birlikte servis yapın.

Afiyet olsun..

Perşembe, Eylül 29, 2005

Üzümlü Kek

üzümlükek

Bloggerda fotoğraf ekleme sorunu hala devam ediyor sanırım. Yine flickr ile ekledim fotoğraflarımı. Pazar günü canım kek isteyince hemen elime ilk gelen dergiyi açtım baktım ve başladım yapmaya. Dergi Sofra dergisinin Temmuz-2005 sayısı idi. Fakat benim yaptığım orjinalinden oldukça farklı bir kek oldu. Çoğu malzemeyi hata ismini bile değiştirdim :). Asıl ismi çikolata soslu kek idi.

Malzemeler:

  • 3 adet yumurta
  • 1 bardak tozşeker
  • yarım su bardağı zeytinyağı
  • 1 çay bardağı süt
  • 1 çorba kaşığı limon suyu
  • 3 su bardağı un
  • 1 paket kabartma tozu (evde yarım paket kalan k.tozunu kullandım)
  • 1 paket vanilya
  • 1 bardak kuru üzüm
Yapılışı:

Oda sıcaklığındaki yumurtaları tozşekerle birlikte çırpın. Yumurtaların ısınması için çok fazla bekleyemedim :). Süt, yağ ve limon suyunu ekleyip çırpmaya devam edin. Un ve kabartma tozunu eleyin. Vanilyayı ve üzümleri ekleyerek tahta bir kaşıkla iyice karıştırın. Hamuru yağlanmış ve unlanmış (ben borcam kullandım) kek kalıbına alın. Önceden ısıtılmış 175 derece fırında içini çekene kadar pişirin. Borcamda pişirdiğim için daha uzun sürdü kekimin pişmesi tam 65 dk :). Dilimleyip servis yapın.

kalipta

Afiyet olsun..

Çarşamba, Eylül 28, 2005

Sini Mantısı















Bilinen klasik mantıdan çok farklı bir tarif bu . Bursa'ya gittiğimizde kayınvalidem yapmıştı. Ben de nasıl yaptığını hem izlemiş hem de tarifini almıştım. Bu haftasonu da yapmaya karar verdim ama evde oklavam yoktu. Çevredeki dükkanlardan da güzel bir oklava bulamadığım için son çare olarak hamuru merdane ile açmaya karar verdim. Tabi ufak ufak parçalar açtığım için çok uğraştırdı. Bu arada ilk hamur açma deneyimim olduğunu da söylemeden geçemeyeceğim; zevkliymiş ama bir de oklava ile denemek gerek sanırım.

Malzemeler :
  • 2,5 -3 su bardağı un
  • 1 su bardağından biraz az su
  • 1 adet tavuk budu
  • 2 su bardağı haşlanmış nohut
  • 2,5 su bardağı tavuk suyu
  • tuz, karabiber
Hazırlanışı :

Öncelikle tavuk budunu haşlayın ve soğumaya bırakın.Soğuduğunda etleri küçük küçük parçalara ayırın. Un, su ve yeteri kadar tuzu karıştırarak yumuşak bir hamur elde edin. Hamuru ince bir şekilde açın. Daha sonra 2-2,5 cm'lik kareler halinde kesin. Karenin karşılıklı iki ucunu birleştirip uçları birbirine yapıştırın. Orta kısımda ise boşluk oluşacak. Tüm hamur için aynı işlemi uygulayın. Yuvarlak bir tepsiye yada borcama hazırladığınız hamurları sıkı bir şekilde yerleştirin. Önceden ısınmış 200 derece fırında üzeri kızarana kadar pişirin. Hamurlar piştiğinde fırından çıkartın, üzerine parçalara ayırdığınız tavuk etlerini yerleştirin. Tavuk suyunu (sıcak olmalı) tepsiye eşit olarak yayın. Etlerin üzerine de nohutu yerleştirin. Tuz ve karabiber ilave ederek fırında 10 dk. kadar pişirin.
Afiyet olsun ...

Salı, Eylül 27, 2005

Peynirli Kepekli Poğaça



Cuma akşamı eşimle konuşuyoruz. Kendisi yemek yemeyi uzatmayı pek sevmez. Yer ve kalkar. Ben diyorum ki yarın sabah uzun uzun bir kahvaltı yapalım. O da diyor ki tamam ama bir şartla :). Poğaça yaparsan. Hem de mayalı. Ben de cumartesi sabahı erkenden kalkıp mayasız da olsa bu poğaçaları yaptım. O da sağolsun benim için sofrada daha uzun süre kaldı :).

Malzemeler: (17 adet)

  • 1 yumurta
  • bir su bardağından 1-2 parmak eksik zeytinyağı
  • 1 su bardağı yoğurt
  • aldığı kadar kepekli un
  • 1 paket kabartma tozu
  • tuz
İçi için:
  • yaklaşık 1 su bardağı peynir (köy peyniri kullandım)
  • 1 tutam maydanoz
Üzeri için:
  • 1 yumurta sarısı
  • susam
Yapılışı:

Hamur için yumurtayı çırpın. Yağı ekleyerek çırpmaya devam edin. Un, yoğurt, tuz ve kabartma tozunu ekleyin. Kulak memesi yumuşaklığında bir hamur olana kadar iyice yoğurun. Üzerine nemli bir bez örterek yarım saat dinlendirin. İçi için peyniri çatalla ezin. İnce ince doğranmış maydanozları ekleyerek karıştırın. Hamurdan cevizden biraz daha büyük parçalar koparın. Merdane yardımıyla çay tabağı büyüklüğünde açın. Açılmış hamurlara 1 tatlı kaşığı iç harçtan koyun ve avucunuzda yuvarlayın. Yağlı kağıt serilmiş tepsiye dizin. Üzerlerine fırça ile yumurta sarısı sürün ve susam serpin. Önceden ısıtılmamış 150 derece fırında 40-45 dk pişirin.

Afiyet olsun..

Pazartesi, Eylül 26, 2005

Damalı Kurabiye



Çok ilginç bir tasadüf. Bu tarifi Yemek Zevki dergisinde görüp yapacaklarım arasına koymuştum. Geçen hafta Şule internette bulduğu bir tarifin resmini bana göndermişti çok güzeller diye. Ben de tarifi dergiden, hamurların kesilişini internetteki siteden alarak haftasonu yaptım. Ama bugün hem pastacı da hem de portakalağacı'nda aynı kurabiyeyi görünce çok şaşırdım :)

Malzemeler :
  • 150 gr. un ( 3-3,5 çay bardağı kullandım)
  • 125 gr. tereyağ ( 1 çay bardağı sıvıyağ)
  • 125 gr. toz şeker (1,5 çay bardağı şeker)
  • 1 adet yumurta
  • 1 portakal kabuğu rendesi ( 1 limon kabuğu rendesi ve birkaç damla limonsuyu)
  • 1 paket vanilya
  • 1/8 çay kaşığı tuz
  • 1/4 çay kaşığı kabartma tozu ( 1/2 paket kullandım)
  • 30 gr. bitter çikolata
  • 1 çorba kaşığı kakao
Hazırlanışı :

Yumurta beyazının yarısını ayırın. Çikolatayı benmari usulü eritin. Kalan kısmın içine şekeri ekleyip iyice çırpın. Daha sonra yağı ekleyip karıştırın. Un, kabartmatozu, vanilya ve tuzu da ekleyip yumuşak bir hamur elde edin. Hamuru ikiye ayırın. Bir parçasına limon kabuğu ve limon suyunu ekleyin. ( 1 kaşık kadar un gerekebilir ) Diğer parçaya kakao ve erittiğiniz çikolatayı ekleyin ( bu hamur parça parça oldu; birkaç damla su ekledim ) İki hamuru da streç filme sarıp dolapta yarım saat bekletin. Daha sonra hamurları merdane ile 12 cm genişliğinde ve 1 cm yüksekliğinde açın. 2 cm. 'lik şeritler halinde hamurları kesin. Daha sonra bir şeritin kenarlarına ve üzerine yumurta beyazı sürüp diğer renkteki bir şeriti onun yanına yerleştirin. Ona da yumurta beyazı sürüp yanına diğer renkten bir şerit koyup birbirlerine yapışmalarını sağlayın. Bu işlemi farklı renkler üst üste gelecek ve 3 kat olacak şekilde tekrarlayın. Hazırladığınız dikdörtgen hamuru streç filme sarıp buzlukda en az yarım saat bekletin ( tarifte 2 saat diyor) . Daha sonra 1 cm kalınlığında hamuru keserek yağlı kağıt serilmiş tepsiye aralıklı olarak yerleştirin. Önceden ısıtılmış 180 derece fırında 10-15 dk. arası pişirin.

Afiyet olsun...

Cuma, Eylül 23, 2005

Peynirli Mantar Dolması



Kaç gündür resimleri bilgisayarımda duran ve benim bir türlü siteye ekleyemediğim mantar dolmalarını bana Sibel'in Kahvesi anımsattı :). Bu arada gördük ki mantar çok çeşitli şekillerde doldurulabiliyormuş. Tarifini aldığım kitapçığın anlamı büyük. Evlilik hazırlıkları yaptığımız sırada nikahımızdan birkaç gün önce ablamla birlikte bana ev alışverişine çıkmıştık. Alışveriş sırasında aldığımız zeytinyağının hediyesi bu kitapçıktı. :) Ablam, "bundan yemekler yaparsın" diyerek almıştı raftan zeytinyağını. Kitaptan yaptığım ikinci tarif mantar dolmaları. İlk gün elime aldığımda da bu tarifi denemek istemiştim ama kısmet 2 yıl sonrasınaymış :).

Malzemeler:

  • 10 adet iri mantar
  • 4 çorba kaşığı zeytinyağı
  • 100 gr yarım yağlı lor peyniri (ben evde olmadığı için köy peyniri kullandım)
  • 1 dilim tost ekmeği (kepekli tost ekmeği kullandım)
  • tuz, karabiber

Yapılışı:

Önce fırının ızgarasını yakın. Sap kısımları çıkarılmış mantarları iyice yıkayıp kuruladıktan sonra güvece dizin. Tuz ve biber serpin. Üzerlerine ve içlerine fırçayla 2 yemek kaşığı zeytinyağını sürün. Mantarları ızgarada hafif diri kalacak şekilde pişirin. Bu arada peyniri, sütte ıslatılıp ufalanmış ekmek içini bir kapta karıştırın. Yarı pişmiş mantarları fırından alın. Harcı mantarların içine doldurun. Kalan zeytinyağını doldurulmuş mantarların üzerine dökün.Fırını 200 dereceye getirip, ısıtın. Mantarları tekrar fırına sürüp harçlar kızarana kadar pişirin. Mantar dolmalarını hafif ılıttıktan sonra servis yapın..

Afiyet olsun..

Çarşamba, Eylül 21, 2005

Kremalı Mantarlı Makarna



Kaç gündür kendimi çok iyi hissetmediğimden tatil dönüşü yaptıklarımdan siteye eklemeye fırsat olmadı. Bugün sonunda baş ağrısıyla uyanmadım, umarım gün boyu yanıma uğramaz. Daha önce kremalı makarna ne yapmıştım ne de yemiştim. Elmalı Pizza'dan artan kremayı değerlendirmek için bu makarnayı yaptım. Bu makarnayı yaparken kullandığım mantarlardan da irilerini seçip mantar dolması yaptım. Onun tarifini de ilerde vereceğim.

Malzemeler:

  • 1/2 paket makarna
  • 1 küçük paket krema
  • 250-300 gr mantar
  • tuz, karabiber
  • zeytinyağı
Yapılışı:

Makarnayı bildiğiniz yöntemle haşlayın. Haşlanırken temizlenmiş ve doğranmış mantarları biraz zeytinyağında suyunu çekene kavurun. Karabiber ve tuzunu ekleyip karıştırın. Kremayı ekleyin. Yoğun bir sos haline gelene kadar pişirin. Daha sonra sosu makarnaya ekleyin ve iyice karıştırın. Tabaklara alarak servis yapın.

Afiyet olsun..

Pazartesi, Eylül 19, 2005

Tahinli Kurabiye















Geçen hafta sonu yapmıştım bu kurabiyeyi ; eklemek için henüz sıra geldi. Nasıl bir kurabiye yapsam diye düşünürken Dr. Oetker vanilya paketinin arkasında bu tarifi gördüm. Yapmaya karar verdim ama bir de portakal ağacında tahinli kurabiye tarifi vardı o nasıldı diye siteye girip baktım. Onun da aynı tarif olduğunu görünce artık lezzetten emin bir şekilde yaptım :) Yanılmamışım hem misafirlerim hem de iş arkadaşlarım çok beğendiler.

Malzemeler :
  • 1 su bardağı tahin
  • 1 su bardağı şeker
  • 1/2 su bardağı sıvıyağ
  • 1 yumurta sarısı
  • 1 paket vanilya
  • 1 çay bardağı iri dövülmüş ceviz
  • 3,5-4 su bardağı un
Hazırlanışı :

Şeker ve tahini iyice karıştırın. Sıvıyağ, yumurta sarısı, vanilya ve unu ekleyin. Elinize yapışmayan; bir parça alıp yuvarladığınızda dağılmayan bir kıvamda hamur elde edin. Hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar alıp yuvarlayın. Önce yumurta beyazına sonra cevize batırıp yağlı kağıt serdiğiniz tepsiye yerleştirin. Önceden ısınmış 175 derece fırında 20-25 dk. pişirin.
Afiyet olsun...

Perşembe, Eylül 15, 2005

Elmalı Pizza & Elma Sulu Kurabiyeler

Nihayet elma günümüz de geldi. Her ayımız telaşeli geçiyor artık günlerimiz sayesinde. Geçen ayki şeftali günümüzde hatice ve ben ayrı ayrı evlerimizde ne yapacağımıza karar vermekte çok zorlanmıştık. Bu ay ikimiz birden zorlanmayalım diye gün için yazı tura attık ve elmalı tarifler için ben çıktım. Tabiki diğer kişi de yapmak isterse yapacaktı :). Hatice bir yandan ben bir yandan tarif aramaya başladık. Tarifleri aramaya erken başladığımız için bu sefer hiç zorlanmadım. Tarifleri annemle birlikte seçtik ve teyzemin gelini halime ablayla birlikte tattık. Geçen ay olduğu gibi güne yine iki tarifle katılacağız.


















Elmalı Pizza

Malzemeler:

Hamur için:
  • Bir buçuk su bardağı un (hamur toparlanmazsa un ekleyebilirsiniz)
  • yarım su bardağı su (ben ılık su kullandım)
  • 1 çay kaşığı yaş maya (bir yaş mayanın 1/8'ini kullandım)
  • 1-2 çay kaşığı toz şeker
Üzeri için:
  • 2 adet yeşil elma (ekşi sevenler için, tatlı sevenler tatlı elma kullanabilirler)
  • 2 çorba kaşığı ceviz içi
  • 2 çorba kaşığı kuru üzüm
  • 1 çorba kaşığı toz şeker
  • 2 çorba kaşığı limon suyu
  • 2 çorba kaşığı krema
  • 1 çorba kaşığı file fındık (ben kullanmadım)
  • 1 çay kaşığı tarçın
Yapılışı:

Hamur için yaş mayayı ılık suda eritin. Unu yoğurma kabına alın şekeri serpin ve mayalı suyu ekleyerek yoğurun. Hamur haline geldikten sonra üzerini bir bezle örterek 2 saat kadar bekletin. Hamuru un serpilmiş bir zemine alın 24 -26 cm olacak kadar genişletin ve pizza tahtasına veya kelepçeli kalıbınızın tabanına kenarlarını hafif yükselterek yerleştirin. Elmaların kabuklarını soyup ince ince dilimleyin. Üzerine kararmaması için limon suyu döküp elinizle harmanlayın. Hamurun üzerine kremayı sürün. Elma dilimlerini sıralayın. Elmaların üzerine üzüm, ceviz içi ve tarçını yerleştirin. Son olarak şekeri serpiştirin. Önceden ısıtılmış 300 derece fırında kenarları pembeleşene kadar pişirin. Benim fırınımda maksimum 250 derece olduğu için bu ayarda pişirdim. Üzümlerin çok fazla yanmaması için aliminyum folyoyla kapattım. Dilimleyerek servis yapın.

Afiyet olsun..

* Tarif Sofra dergisi Mayıs 2005 sayısından alınmıştır.




Bu kurabiyeleri malzemeyi azaltarak yaptım ve 18 adet kurabiyem oldu. Buraya kendi yaptığım ölçüyü yazacağım. Kurabiye hamurunda şeker yok elma suyu, badem ve üzerine serpilen pudra şekeri tadı veriyor. Ben nolur nolmaz diye 1/2 çorba kaşığı kadar şeker ekledim. Dileyen 1 yemek kaşığına kadar şeker ekleyebilir.

Elma Sulu Kurabiyeler

Malzemeler:

  • 2 su bardağı elma suyu
  • 2 su bardağı artı hamuru toparlamak için göz kararı un
  • 3/4 çay bardağı süt
  • 1 çay bardağı zeytinyağı
  • 1 yumurta
  • 1 su bardağı rondodan geçirilmiş badem
  • 1 paket vanilya
  • 2 çay kaşığı kabartma tozu
  • üzerine serpmek için pudra şekeri ve tarçın
Yapılışı:

Un, tarçın, kabartma tozu ve vanilyayı bir kaba koyun. Yumurta, zeytinyağı, süt ve bademi ekleyerek yoğurun. Fırın tepsisini yağlı kağıt ile kaplayın. Hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar koparıp, avucunuzda yuvarlayarak tepsiye dizin. Önceden ısıtılmış 180 derece fırında pembeleşene kadar 45-50 dk pişirin. Ben aceleci davranıp 40 dk pişirdim. Elma suyunu derin bir tencerede ısıtın. Fırından çıkarttığınız kurabiyeleri elma suyuna atıp 2-3 dk bekletin. Süzgeçle çıkartıp servis tabağına alın. Servis yapmadan önce pudra şekeri ve tarçın serpin.

Afiyet olsun..

* Tarif Sofra dergisi Nisan 2005 sayısından alınmıştır.

Çarşamba, Eylül 14, 2005

Ali Paşa Pilavı















Aslında yaptığım bu tarif hakikaten ismini yazdığım yemek mi kesin olarak bilmiyorum. Sofra dergisinde resmini görüp yapmayı istemiştim. Fakat resimle tarif uyuşmuyordu. Ben de fotoğrafı dikkate alarak yaptım. Buzlukta daha önceden hazırladığım köfteler vardı; ben onları kullandım. Köfte karışımının içinde yumurta vardı. Ama aşağıdaki tarife yazmıyorum; 100 gr. için 1 yumurta fazla olur.

Malzemeler:
  • 100-150 gr. kıyma
  • 1 yemek kaşığı galete unu
  • tuz, karabiber, kırmızıbiber, kekik, yenibahar
  • 1 diş sarımsak
  • 1 adet küçük soğan
  • 1,5 su bardağı pirinç
  • 2 yemek kaşığı dolmalık fıstık
  • 1 yemek kaşığı kuş üzümü
  • 1,5 yemek kaşığı tereyağ
  • 1 kesme şeker, tuz
Sos için;
  • 1 adet rendelenmiş domates
  • 1 diş sarımsak
  • 1 tatlı kaşığı kadar zeytinyağı
  • tuz, fesleğen
Hazırlanışı :

Pilav tenceresine tereyağını ve dolmalık fıstıkları koyun. Yağ eridiğinde yakmadan hemen yıkayıp suyunu iyice süzdürdüğünüz pirinçleri ilave edin. Pirinçler tane tane olana kadar kavurun. İçerisine kuş üzümü, tuz ve şekeri ilave edin. 3 su bardağı sıcak suyu ekleyin ( Pilavın cinsine göre miktarı değişebilir) . Kısık ateşte karıştırmadan pirinçlerin suyu çekmesini bekleyin. Daha sonra altını kapatın, kapağın altına kağıt havlu yerleştirip demlenmeye bırakın.
Köfteler için ince rendelenmiş soğanı, dövülmüş sarımsağı, kıyma, galete unu, tuz ve baharatları karıştırıp bir harç elde edin. Daha sonra fındık büyüklüğünde köfteler hazırlayın. Teflon tavaya 1 yemek kaşığı sıvıyağ koyup köfteleri kızartın.
Sos için küçük bir tavada yağı, rendelenmiş domatesi ( isterseniz bir parça da salça ekleyebilirsiniz) , sarımsağı ve baharatları ekleyip kısık ateşte hafif koyulaşana kadar pişirin.
Servis aşamasında çukur bir kabın içine köfteleri koyabileceğiniz kadar bir boşluk oluşturacak şekilde başka bir kase kapatın.( ya da bu işlem için uygun bir kabınız varsa ne mutlu :) ) İki kap arasında kalan kısıma, küçük kaseyi de kapatacak şekilde pilavı koyun. Bir servis tabağına pilavı ters çevirin. İçindeki küçük kaseyi çıkarıp boşluğa köfteleri yerleştirin. Üzerine sos gezdirip servis edin.
Afiyet olsun...

Salı, Eylül 13, 2005

Baharatlı Kurabiye















Haftasonu yaptığım kurabiyelerden birisi bu. Daha önce yaptığım tuzlu kurabiyenin malzemelerini biraz değiştirip elde ettim bu tarifi. Siz de kendi damak zevkinize göre baharatların çeşitini ve miktarını değiştirebilirsiniz. Eşim kurabiyelerin tadını pizza krakere benzetti. Haksız da sayılmaz...

Malzemeler:
  • 1,5 çay bardağı sıvıyağ
  • 2 adet yumurta
  • 1/2 çay bardağı sirke
  • 1,5 tatlı kaşığı salça
  • 1,5-2 çay kaşığı tuz
  • 1 tatlı kaşığı kırmızı biber
  • 1 tatlı kaşığı nane
  • 1 tatlı kaşığı mahlep
  • 1 paket kabartma tozu
  • aldığı kadar un
  • Üzeri için ; çörek otu
Hazırlanışı :

Bir yumurtanın sarısını ayırın. Kalanı ve salçayı karıştırın. İçerisine sirke, sıvıyağ,tuz, ve diğer baharatları da ekleyip karıştırın. Salçanın topak topak kalmamasına dikkat edin. Diğer malzemeleri de ekleyip sert olmayan bir hamur elde edin. Hamuru merdane ile 4 mm kalınlığında açıp kalıp ile kesin. Yağlı kağıt serilmiş tepsiye yerleştirin. Üzerlerine yumurta sarısı sürüp çörek otu serpin. Önceden ısıtılmış 175-180 derece fırında pişirin.

Afiyet olsun...

Pazartesi, Eylül 12, 2005

Hindistan Cevizli Pasta

Hindistan Cevizli Pasta

Pazar akşamı arkadaşlarımız Sevgili Aslıhanlar, Özlemler ve Atiyeler bize geldiler. Uzun zamandır görüşmediğimiz için çok iyi bir ziyaret oldu; Ezeli(Aslıhan ve Cüneyt'in 8 aylık kızları) de çok özlemiştik. Ama Ezel anne ve babası dışında hiç birimize gelmedi; uzaktan sevdirdi kendisini ...
Akşam için neler hazırlayacağımı planlarken en çok pasta şeçiminde zorlandım. Sonunda antep fıstıklı ve çikolatalı pasta yapmaya karar verdim ve malzeme almak için eşimle markete gittik. Fakat markette taze hindistan cevizlerini görünce hemen fikir değiştirip hindistan cevizli yapmaya karar verdim. Kabuğunu kırmak biraz zor olsa da içinden çıkan bembeyaz görüntü insanı büyülüyor. Pastanın yanına içli köfte böreği, tahinli kurabiye ve baharatlı kurabiye hazırladım. Bunların tariflerini de yavaş yavaş ekleyeceğim siteye. Ama şimdi sıra pastada :

Malzemeler:
Pandispanya için:
  • 4 adet yumurta
  • 5 yemek kaşığı şeker
  • 8 yemek kaşığı un
  • 2 yemek kaşığı kakao
  • 1 paket vanilya
  • 1 paket kabartma tozu
Krema için :
  • 1 litre süt
  • 1 adet yumurta
  • 5-5,5 yemek kaşığı un
  • 1 yemek kaşığı nişasta
  • 4-5 yemek kaşığı şeker
  • 2,5-3 yemek kaşığı kakao
  • 1 paket vanilya
  • 1 küçük paket bitter çikolata
Süslemek için :
  • Yarım hindistan cevizi içi
  • 1 çay bardağı hindistan cevizi suyu
Hazırlanışı :

Pandispanya için; önce yumurta ve şekeri iyice köpük köpük olana kadar çırpın. Sonra un kabartma tozu ve vanilyayı ekleyip karıştırın. Hamuru yağlı kağıt serilmiş ve kenarları yağlanmış 24 cm.lik kelepçeli kalıba koyup önceden ısıtılmış 175 derece fırında 20 dk kadar pişirin. Piştiğinde kalıptan çıkarıp ikiye kesin. Keki nemli bir beze sararak bekletin. ( Bu işlem kekin kurumamasını sağlıyor)
Krema için ; un, nişasta, yumurta ve kakaoyu bir tencerede karıştırın. Sonra azar azar topaklanmamasına dikkat ederek sütü ilave edin. Kısık ateşte karıştırarak pişirin. Kaynamaya başladığında şekeri ve vanilyayı ilave edin. 1-2 dk. daha pişirip ocaktan alın. Mikserle 5 dk. çırpın. Kremanın kıvamını yoğun olmuyor; pastanın üzerinden akacak bir kıvamda oluyor.

Hindistan cevizinin içini kabuğundan ayırın; dışındaki kahverengi kabuğu soyun. Rende ile uzun uzun olacak şekilde rendeleyin. Kelepçeli kalıba pandispanyanın alt katını yerleştirin. Kekin üzerini hindistan cevizinin içindeki su ile ıslatın. Üzerine kremanın yarısına yakın bir kısmını yayın. Rendelediğiniz hindistan cevizlerini kremanın üzerini tamamen kaplayacak şekilde yayın. Kalan kremanın içerisine çikolatayı parçalar halinde ekleyin. Tencereyi ocakta ısıtarak çikolatanın erimesini sağlayın. Pandispanyanın diğer yarısını kalıba yaydığınız hindistan cevizi rendesinin üzerine kapayın. Yine keki hindistan cevizi suyu ile ıslatın. Kalan kremanın 2/3'ünü kekin üzerine yayın. Kremanın üzerini yine hindistan cevizi rendesi ile kaplayın. Pastayı kalıptan çıkartmadan bu şekilde 1-1,5 saat kadar oda ısısında kremanın yoğunlaşması için bekletin. Daha sonra kalıptan çıkarın; kalan kremayı pastanın kenarlarına sürüp üzerine hindistan cevizi rendesi serpin. Dolapta 4-5 saat dinlendirin.
Afiyet olsun...

Hindistan cevizi içi :

Visne Bahcesi_2

Tatil Dönüşü



Tatil dönüşü evimde bilgisayarın başında tatil anılarını yazmak çok keyifli olacak. Hem de daha iznimin bitmesine 3 gün varken. Birazdan market alışverişimi yapıp kahvaltımı hazırlayacağım. 3 gün boyunca elmalı ne yapsam diye düşüneceğim :). Her neyse şimdi çektiğimiz fotoğraflarla biraz tatilimden bahsedeyim. Bu kabakları ilk defa Kuşadası Migros'ta gördüm. Eşim de dayanamayıp fotoğrafını çekti. Nasıl pişiriliyor ve yeniyor hiç bir fikrim yok. Alttaki resim ise akşam karanlığında çekilen Güvercin Adası'nın fotoğrafı.



Pazartesi günü Selçuk'a gittik. Efesi baştan aşağı dolaşıp gördükten sonra yemek molası verelim dedik. Yedi uyuyanlar'a gitmeden önce fotoğraftaki nefis patatesli ve kıymalı gözlemelerle köpüklü ayranları midemize indirdik.



Sonraki durağımız Meryem Ana'nın evini ziyaret etmek oldu. Günün sonunda ise Selçuk'ta meşhur Şirince köyüne gittik.



Tabi burası oldukça gelişmiş bir yer. Ben görünce çok şaşırdım. Şirince'nin meyve şarapları çok meşhur. Aslında içkiyle çok aramız olmamasına rağmen ısrarlara dayanamayıp girdik yukarıdaki şarap evine. Şarapları sırayla tatmaya başlayınca tatlarının çok farklı olduğunu gördük. İçine ekstradan alkol katılmıyor meyvelerin kendi alkolü var sadece bu yüzden meyve suyu gibi geliyor tadı. Ben karadutluyu eşim de şeftalili şarabı beğenince birer şişe aldık. Şarabın yanısıra zeytinyağı ve sabun da satıyorlardı. Sabunlardan da aldım tabi :).



Ertesi günümüz plajda geçti. Çarşamba günü tekne gezisine çıktık.



Tekneden de Güvercin Adası çok güzel görünüyordu.



Sonra Söke'ye gittik. Priene'deki kocaman dev sütunları çektik. Aziz John kilisesine gittik. Son gün Kuşadası'nın pazarı vardı. Nasıl renkli bir pazar anlatamam. Herşey tazecik görünüyor. Çeşit bol. Ankara'daki pazarla karşılaştırmak imkansız. Burada aktarlarda aradığımız baharatlar otlar pazarda mevcut. Pazardan da alışverişimizi yaptıktan sonra tatilimizi sonlandırdık.

Cumartesi, Eylül 10, 2005

Ali Nazik



Cuma akşamı mönümüzde bu kebab vardı. Eti birgün önceden pişirmiştim. Eşim de ben gelmeden patlıcanları fırında közlediği için çok çabuk hazır oldu. Bu arada eşim patlıcanları bir kaç yerinden delerek közlemek gerektiğini söylüyor. Bu sayede patlıcanlar patlamaz diyor.

Malzemeler:
  • 250 gr. kuşbaşı et
  • 4 adet patlıcan
  • 1 adet soğan
  • 2-3 adet sivribiber
  • 1 adet domates
  • 1 yemek kaşığı salça
  • 1-2 kaşık sıvıyağ
  • 2-2,5 su bardağı yoğurt
  • 2 diş sarımsak
  • 1 adet defne yaprağı
  • tuz, karabiber,kırmızıbiber,kekik
  • biraz maydanoz

Hazırlanışı :

Kuşbaşı etleri tencerede çok az sıvıyağ koyarak pişirin. Etler suyunu bıraktığında içerisine defne yaprağı ve kekik ekleyin. Kendi suyu etlerin yumuşaması için yeterli gelmedi ise biraz sıcak su ilave edin. Etler piştiğinde yemeklik doğradığınız soğanı ekleyip kavurun. Daha sonra sivri biberleri ilave edin. Salçayı, kabuğunu soyup küp küp doğradığınız domatesi ve baharatları da ekleyip kavurun. Tencerenin altını kapattıktan sonra maydanozu ilave edin.

Patlıcanları fırında ya da ocakta közleyin. Kabuklarını soyup küp küp doğrayın. Sarımsağı ezip yoğurt ile karıştırın. Daha sonra bu karışımı derin bir kaba aldığınız patlıcanların üzerine ekleyin. İyice karıştırın. Bu karışımı servis tabağına alın. Son olarak üzerine sotelediğiniz etleri yerleştirin.

Afiyet olsun...

Cuma, Eylül 09, 2005

Parmak Bisküvi















Çayın yanına çabucak hazırlanabilecek; yemesi çok zevkli bir bisküvi oldu bunlar ve dün, akşam çayımıza eşlik ettiler. Tarifi Ünver Un isminde bir un markasının sitesinden almıştım.
Tarifi yine değiştirerek yaptım; mısır ununu biraz azalttım, sıvıyağ kullandığım için hamur toplanabilsin diye 1 yumurta ekledim ayrıca biraz kabartma tozu ve vanilya kullandım.

Malzemeler :

  • ½ su bardağı mısır unu
  • 2/3 su bardağı pirinç unu
  • 1 su bardağı un
  • 2/3 su bardağı pudra şekeri
  • ½ su bardağı sıvıyağ
  • 1 adet yumurta
  • 1 paket vanilya
  • ½ çay kaşığı kabartma tozu
  • Üzeri için; pudra şekeri
Hazırlanışı :

Yumurta ve pudra şekerini bir kabın içerisinde karıştırın. Içerisine yağı ilave edin. Daha sonra diğer malzemelerin hepsini ekleyerek ne sert ne de çok yumuşak olan bir hamur elde edin. 18*27 genişliğinde bir tepsiye ( ben 16*27 genişliğinde borcam kullandım) yağlı kağıt serin ve hamuru düzgün bir şekilde tepsiye yayın. Hamurun üzerine çatal batırarak şekiller verin. 9*27'lik iki tane parça olacak şekilde hamuru uzun kenarında ikiye kesin. Daha sonra 2 cm?lik şeritler halinde her parçayı kesin. . Yağlı kağıt serilmiş tepsiye yerleştirin. Önceden ısınmış 165-170 derece fırında yaklaşık 20 dk. kadar pişirin. Fırından çıkarıp tel ızgara üzerine bisküvileri koyarak soğumalarını sağlayın. Üzerlerine pudra şekeri serperek servis edin.
Afiyet olsun...

Çarşamba, Eylül 07, 2005

Mantar Dolması















Markette koca koca mantarları görünce denemeyi düşündüğüm bu tarifi yapabileceğim diye çok sevindim:) Tarifi Mutfak Rehberi dergisinde görmüştüm. Malzemeleri değiştirerek yapmak daha uygun geldi bana. Asıl tarifte kereviz vs. vardı. Eşim tadına baktığında çok beğendi ; tabi ben de. Yalnız mantarlar piştiğinde orta kısımları hala biraz sulu idi.
Malzemeler :
  • 12 adet iri mantar
  • 1 adet orta boy patates
  • 1 adet orta boy havuç
  • 1 adet kırmızı biber ( ben yarım kullandım)
  • 3-4 dilim tavuk jambon
  • 1 avuç kadar maydanoz
  • 2 yemek kaşığı zeytinyağı
  • tuz
  • ½ su bardağı rendelenmiş kaşar peyniri
Hazırlanışı :
Patates ve havucu küçük küpler halinde kesip haşlayın. Kırmızı biberi yine ufak küpler halinde doğrayın. Jambonları da küçük küçük doğrayın. Mantarları yıkayıp kurulayın. Sap kısımlarını koparıp onları da ufak ufak doğrayın. Bir tavaya 1 kaşık yağ koyup
doğradığınız mantarları tavaya alıp biraz soteleyin. Biberleri ekleyin . Daha sonra haşladığınız patates ve havucu ilave edin. Jambonu ve tuzunu ekleyin. Birkaç dakika soteledikten sonra altını kapatın. İnce kıyılmış maydanozu ekleyip karıştırın.
Mantarların kenarlarına fırça ile sıvıyağ sürüp içerisine hazırladığınız karımşımdan bolca koyun. Çok az yağlanmış fırın tepsisisne yerleştirin. Tüm mantarlar için aynı işlemi uygulayın. Üzerine kaşar peyniri koyun. Önceden ısıtılmış 200 derece fırında 10-12 dk. kadar pişirin. Sıcakken servis edin.
Afiyet olsun...

Pazartesi, Eylül 05, 2005

Şeftali ve Erik Marmelatı















Dün ilk kez marmelat yapma deneyimim oldu. Tahmin ettiğimden daha kısa bir sürede hazır oldular. Bu sabah da kahvaltıda eşimle tadına baktık. Biz çok beğendik her ikisini de. İlk defa şeftali marmelatı tatdım , çok hoş biraz da kayısıyı anımsatıyor.

Şeftali marmelatı için; yarım kilo şeftaliyi kevgirden geçirdim. ( aslında ben kevgirim olmadığı için makarna süzgecinden geçirdim :)) ) Yayvan bir tencereye alıp 1,5 su bardağından biraz az şeker ilave ettim. Normal ısıda karıştırarak pişirdim. Reçelde olduğu gibi oluşan köpüklerini aldım. Kıvamını anlamak için bir parça tabağa koydum; soğuduğunda akmıyorsa kıvamı gelmiş demektir. Bu durumda yarım limon suyundan biraz daha azını marmelata ilave ettim. Bir taşım daha kaynadıktan sonra altını kapatıp sıcakken kavanoza koydum.

Erik marmelatı için ; 1 kilo eriği ikiye bölüp çekirdeklerini çıkardım. 1 su bardağı su ekleyip erikler yumuşayana kadar pişirdim. Yumuşadıklarında ocaktan alıp ılıkken kevgirden geçirdim. Yayvan bir tencerede 3 su bardağı şeker ilave ederek karıştırarak pişirdim. Yine oluşan köpükleri aldım. İndirmeye yakın yarım limon suyunu ekledim. Bir taşım daha kaynadıktan sonra altını kapattım. Yine sıcakken kavanoza koydum.
Afiyet olsun...

Cuma, Eylül 02, 2005

Mutluluklarımız



Sevgili Yeşim bizim küçük mutluluklarımızı merak etmiş; ben de seve seve yazıyorum. Teşekkürler Yeşim.

  1. Eşimden önce evde olup onu işten dönüşünde karşılayabilmek
  2. Tariflerimize gelen güzel yorumları okumak
  3. Yaptığım bir yemeğin beğenildiğini görmek
  4. Eşimle birlikte Cuma akşamları Kanıt Peşinde'yi seyretmek
  5. Haftasonu uzun uzun kahvaltı yapabilmek
  6. Evimiz için alışveriş yapmak
  7. İyi demlenmiş bir çay
  8. Haftasonu spora gidebilmek
  9. Eşimle son anda karar verip gece seansında sinemaya gitmek
  10. Koca bir kase dondurma yemek

:: Hatice ::

Ebeleme sobeleme olayları giderek çeşitleniyor. Şimdi de mutluluk anketleri dolaşıyor bloglar arasında. Sevgili Yeşim de bizi ebelemiş, çok da iyi etmiş. Benim aşağıdaki maddelere ek olarak bir de tatil mutluluğum başlıyor. Gecikmeli bir tatil olsa da 10 günlüğüne Kuşadası'na gidiyoruz. Blog sizlere ve tabiki Hatice'ye emanet.



  • Abone olduğum yemek dergilerini masamda bulmak veya çalışırken masama getirilmesi, ilk defa sayfalarını açıp zevkle tarifleri incelemek.
  • Sitemizde yeni yorumlar görmek, arşivdeki tariflere gelenlere ayrıca seviniyorum.
  • Annemin mutlu ve sağlıklı olduğunu görmek/bilmek.
  • Ailecek yenen yemekler
  • Eşimin içten gülümsemesi
  • Bir tanecik yeğenim Cem
  • Eski bir arkadaş tarafından aranmak, mail almak
  • Sağlıklı olmak, kimseye muhtaç olmamak
  • Alışveriş yapmak, hediye seçmek, sürpriz hediyeler almak
  • Yeni tarifler denemek, denediğim tariflerin başta eşim olmak üzere beğenilmesi.

* kuşadası resmi http://www.aksityayincilik.com/turkphto2.htm adresinden alınmıştır.

::Şule::

Biz de Zeytinağacı'ndan ve Tarçın'ın Mutfağı'ndan sevgili Aslıların mutluluklarını öğrenmek istiyoruz. Cevaplarsanız çok memnun oluruz..

Perşembe, Eylül 01, 2005

Arnavut Ciğeri


















Tarif Defteri'nde arnavut ciğeri başlığı altındaki tavsiyeleri uygulayarak akşam yemeğinde yumuşacık ciğer yedik. Önceden ciğeri hep eşim yapardı, bu sefer ben yapacağım dedim. Sonuçtan ikimiz de çok memnun kaldık. Ciğerleri kuşbaşı doğrayın. Bir kaba 1 avuç kadar un koyun. Una 1 çay kaşığı karbonat, istediğiniz kadar kırmızı toz biber ve karabiber ekleyin. Ciğerleri una buladıktan sonra eleyerek fazla ununu alın. Sıvıyağda kızartın (benim 10 dk sürdü). Kızarttıktan sonra kapaklı bir tavaya alın, üzerine tuz ve kırmızı pul biber ekleyerek iyice karıştırın. Servis yapın..

Afiyet olsun..